Yılmaz Özdil fena yazdı: 'Bi tek İşçi Partili mi uymuyor yeni CHP'ye?'
Hürriyet yazarı Yılmaz Özdil bu kez CHP'yi eleştirdi. Nasuh
Mahruki'nin İşçi Partili olduğu söylenerek Kadıköy Belediye Başkan Adayı
gösterilmemesini ve bunun gece yarısı haber verilmesini sert bir dille
eleştirdi.
İşte Özdil'in o yazısı:
"Kılıçdaroğlu'nun bir numaralı destekçisi olan ve
MHP'lilerden oldum olası nefret eden Rahşan Ecevit, ikametgâh adresi Ankara'da
bulunduğu için, MHP'li adaya oy vermek zorunda... Kaderin oy'unu yani!
*
İstanbul'da dededen CHP'li arkadaşım var, balkonunda 365 gün
Atatürk posteri durur, oturduğu yer itibariyle, Erbakan'a oy vermek zorunda.
*
(Bilmiyorum, CHP'li Erbakan'ın seçim afişini gördünüz mü?
Başparmağını kaldırarak, Milli Görüş pozu vermiş. Pek beğendim. Balkonuna,
Atatürk posterinin yanına asması için arkadaşıma gönderdim.)
*
Atatürk deyince aklıma geldi.
AKP'liler hep, Mustafa Kemal yaşasaydı AKP'ye oy verirdi
diye alay eder... Hayaldi, gerçek oldu. Hatay'da yaşayan Atatürkçü CHP'liler,
AKP'liye oy vermek zorunda.
*
İzmir Alsancak sakinleri...
Adı üstünde al-sancak.
Maalesef, Türk bayrağını teferruat olarak gören birine oy
vermek zorundalar.
*
(Halk tv'deki üçüncü sınıf pazarlama reklamlarına benziyor,
CHP'nin adayları... Sen, memleket nereye gidiyor diye seyrediyorsun, onlar
fırsat bu fırsat diyor, araya korniş reklamı sokuşturuyor.
Sen, ne olacak bu ülkenin hali diye endişeleniyorsun, onlar araya sıkıştırıp,
hortum satmaya çalışıyor.)
*
(Nasıl olsa bunlar beni seyretmek zorunda, gidecek yerleri
yok, nasıl olsa bunlar bana oy vermek zorunda diye düşünüyor... Senin beğenip
beğenmemen önemli değil, tabure bile koysam, mecbursun onu seçmeye, bana oy
vermeyeceksin de, kime oy vereceksin, elin mahkûm diyor.)
*
Kafasına sandalye vurularak CHP'den kovulan, gidip kendisine
başka parti kuran, bilahare, yalvar yakar CHP'den aday yapılan var.
Paralel CHP adayı var.
BDP'li CHP adayı var.
DYP milletvekili CHP adayı var. ANAP'lı belediye başkanı
CHP'li aday var. Demokrat Partili CHP'li aday var. Tee Çoban Sülü'nün Adalet
Partisi'nden CHP'li aday var.
Adı lazım değil, bir büyük şehrimizin üç ilçesinde üç aday
gösterdiler, yerel basın aradı taradı, adayların fotoğrafını bile bulamadı,
düşün gari, ne kadar tanınıyorlar!
*
Ethem öldürüldü, Ali İsmail öldürüldü, Abdullah öldürüldü, 8
milyon insan ölümü göze alıp sokağa döküldü, gençlerimizin gözleri çıktı, 9 bin
500 yurtsever yaralandı, çocuklarımızın suratlarına suratlarına 150 bin gaz
bombası attılar... Sen, Gezi Parkı'nda Mustafa Sarıgül'ün eski eşini aday
yapasın diye mi?
*
Sıkı durun... DYP'den milletvekili adayı olan, sonra
Demokrat Parti'den belediye başkan adayı olan, sonra HAS Parti'nin kurucuları
arasında yer alan, sonra AKP'den milletvekili aday adayı olan, sonra Demokrat
Parti'de genel başkan yardımcısı olan arkadaş... Şimdi, CHP'den belediye başkan
adayı!
*
Hal böyleyken...
*
Gece yarısı saat 00.50'de, Türkiye'nin onur duyduğu evladı,
Nasuh Mahruki'nin telefonu çaldı. Arayan, CHP genel başkan yardımcısıydı. Bu
saatte aradığı için özür diledi, parti meclisinde toplantı halinde olduklarını
söyledi, pat diye, Kadıköy'den belediye başkan adayımız olur musun diye sordu.
Nasuh şaştı kaldı. Nasıl şaşmasın... Gecenin bu vakti, o dakikaya kadar hiç
konuşulmamış, bu kadar önemli bir mevzuda teklif geliyordu ve hemen cevap
isteniyordu. Hemen cevap verdi. Hayır dedi. Kabul etmedi.
*
10 dakika sonra... CHP genel başkan yardımcısı tekrar aradı,
genel başkan'ın özel ricası olduğunu söyledi, ısrar etti, Nasuh Mahruki'yi
Kadıköy'den aday göstermekte kararlı olduklarını anlattı. Nasuh süre istedi,
telefonu kapattı. Eşini uyandırdı, anlattı; eşi de şoke oldu. Alt katta yaşayan
babasını uyandırdı, akıl danıştı. AKUT'tan arkadaşlarını aradı, fikirlerini
sordu. O arada, CHP genel başkan yardımcısı cepten devamlı mesaj atıyordu;
artık oylamaya geçilmek üzere, adını önermem konusunda bana izin veriyor musun
diye soruyordu. Saat 3 sularında, Nasuh açtı telefonu, peki dedi, kabul etti.
*
Ve, saat 4.15... CHP genel başkan yardımcısı, Nasuh'u aradı.
Sesi üzgündü. Parti meclisinde Nasuh Mahruki adı teklif edilince, bazı tepkiler
olduğunu, maalesef adaylığını geri çektiklerini söyledi! Nasuh ne yapsın, güldü
kendi kendine, bence en iyisi böyle oldu dedi, kapattı telefonu, gitti yattı.
*
Ertesi sabah, anlaşıldı ki... Parti meclisindeki hararetli
toplantıda, Nasuh'un İşçi Partisi üyesi olduğu, dolayısıyla İşçi Partili
birinin CHP'den aday yapılmasının uygun olmayacağına karar verilmişti.
*
İşin ekstra hazin tarafı...
Nasuh, İşçi Partisi'ne üye falan değil.
Hiçbir partiye üye değil.
*
Saklamıyor, gizlemiyor.
Nasuh, CHP seçmeni.
*
Ama farz edelim ki, İşçi Partisi üyesi... Erbakan oluyor,
ülkücü oluyor, kürtçü oluyor, badem oluyor, paralel oluyor, liboş oluyor, dönek
oluyor, fırıldak oluyor, bi tek İşçi Partili mi uymuyor Yeni CHP'ye?"
0 comments
Write Down Your Responses