İngiliz gazetesi Erdoğan'ı çok kızdıracak
İngiliz Financial Times gazetesi,
Başbakan Erdoğan'ın son 10 yıllık siyasi sürecini değerlendiren iki analize yer
verdi.
Gazetenin Türkiye muhabiri Daniel
Dombey, kaleme aldığı “Erdoğan bilinmeyen sulara yöneliyor” başlıklı yazısında,
Türkiye'nin bir geçiş süreci ile karşı karşıya olduğunu dile getirdi.
Geçtiğimiz ekim ayında Erdoğan'ın
Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlayan ilk kıtalararası deniz altı tünelini
hizmete açtığını bunun da şehrin ve yeni Türkiye'ye hizmetle ilgili çok
sayıdaki değişimden biri olduğu yorumunu yapan Dombey, şöyle devam etti:
'Erdoğan'ın inşaa ettiği Türkiye bu. 81 ilin birçoğunda onun hırslarının elle
tutulur bir biçim aldığını görebilirsiniz. Bir sürü göz, yabancı ve yerli,
dünyanın fırsatı, Avrupa, Asya, Afrika ve Ortadoğu arasında 76 milyonun
yaşadığı 800 milyar dolarlık gıpta edileceği bir yer. Erdoğan'ın amacı 2023
yılına kadar Türkiye'yi dünyanın en büyük 10. ekonomisi haline getirmek. Bu da
yılda yüzde 15 büyüme gerektirir, erişilemez gibi görünüyor.”
Bu seneki Gezi olaylarının
Türkiye'nin siyasi öngörülemezliğini gösterdiğini savunan yazar, protestolardan
sonra insanların öfkelerinden biraz yatışmış olabileceğini ancak bu anlaşmazlığın
hatıralarının ise geçmeyeceği yorumunu yaptı.
Dombey, yazısının sonunda şunları
kaydetti: “Erdoğan'ın posterleri hemen hemen her yerde ancak ülkenin yönü onun
planladığı yöne doğru gitmeyebilir. Ekonomik ve politik olayların arasında
Türkiye kendini sıkıntılı sularda bulabilir.”
'ERDOĞAN: TÜRK ULUSUNU BÖLEN ADAM'
Gazetenin eski Türkiye muhabiri
Leyla Boulton ise 2003 yılında ayrıldığı Türkiye'nin değişen yüzünü 'Erdoğan:
Türk ulusunu bölen adam' başlıklı analizinde anlattı.
Başbakan Erdoğan'ın cesur bir
reformcudan hırçın bir otoritere dönüşür göründüğü ifade edilen yazıda Gezi
protestolarının 10 yıl önceki Türkiye'yi ne büyük ölçüde değiştirdiğine dikkat
çekildi.
Boultan, yazısında şu ifadeleri
kullandı: "Yüzleşmenin iki baş karakteri var: daha zengin, bir bakıma daha
protesto eğilimli, orta sınıf ve ülkenin ilk son 10 yıldır demokratik seçimle
iş başına gelen tek partili hükümeti. Kısmen Erdoğan'ın başarısı. Mirasının
diğer unsurları, evler, yollar ve herkese ücretsiz sağlık hizmeti ile hala bu
popüler politikacı, önümüzdeki yıl ki seçimleri kazanmayı garanti ediyor."
Son Türkiye ziyaretinde 10 yıl
öncesine göre Erdoğan'a olan ilginin değiştiğini gözlemediğini belirten
Boultan, 10 yıl önce ona kollarını açarak karşılayan Türklerin şimdi Başbakan'a
karşı yabancılaştığını düşündüğünü ifade ederek bir liberalin 'onun demokrat
olduğunu düşünmüştük ama o despot biri haline geldi' açıklamasını aktardı.
Boultan ayrıca, Erdoğan'ın
demokratik olmayan tutumunun partinin kurucuları arasında yer alan
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'tan bile
itirazlar yükseldiğine dikkat çekti.
0 comments
Write Down Your Responses