“Savaşın yokluğu barış değildir”
Bu yıl İstanbul’da
gerçekleştirilen Sosyalist Enternasyonal (SE) Konsey toplantısında, CHP Genel Başkanı ve SE Başkan Yardımcısı
Kemal Kılıçdaroğlu ile SE Genel Sekreteri Luis Ayala açılış konuşmalarını
yaptı.
KAHRAMANLARLA BİRLİKTE OLMAYA
GELDİK
Luis Ayala yaptığı konuşmada Gezi
Parkı olaylarının ardından Sosyalist Enternasyonal’i Türkiye’de yapmaya karar
verdiklerini söyledi. Ayala, “demokrasi ve insan hakları için bu bölgede büyük
bir mücadele var, bu mücadelenin kahramanlarıyla birlikte olmak istedik” dedi.
Suriye’deki barış çabalarından umutlu olduğunu söyleyen Ayala, Mısır
değerlendirmesinde hem Mursi’yi hem de müdahalede bulunan askeri yönetimi
eleştirdi. “Mursi kendi anayasasını halka empoze etmeye çalıştı bu doğru değil,
askeri darbe de doğru değil” dedi. “Filistin’li ve İsrailli dostlarımızı da
burada dinleyeceğiz” diyen Ayala “Ortadoğu’da barışı konuşacağız” dedi. Ayala
ilkelerimiz “dayanışma, demokrasi ve özgürlük”tür dedi.
SAVAŞIN YOKLUĞU BARIŞ DEĞİLDİR
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu
yaptığı konuşmada Sosyalist Enternasyonal’in Türkiye’de yapılmasından gurur duyduklarını
söyledi. Küreselleşmeyle özgürlük ve eşitlik düşüncesinin geliştiğini ve
baskıcı rejimlerin sarsıldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, küreselleşmenin
yarattığı eşitsizliğe de dikkat çekti. Kılıçdaroğlu Suriye’de barış çabalarına
destek verilmesini, Cenevre sürecine sahip çıkılmasını istedi. Küresel ekonomik
düzeninin büyük şirketleri gözettiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, yoksulların bu
düzende ezildiğini anlattı. Sosyal adalet vurgusu yapan Kılıçdaroğlu,
konuşmasını Willy Brand’ın “savaşın
yokluğu barış demek değildir” sözleriyle tamamladı.
Umut Oran Gezi olaylarına ilişkin
hazırladıkları sunumu katılımcılara izletti. Oran sunumun ardından yaptığı
konuşmada “olaylar bir ağaç yüzünden değil baskıcı, dikatatöryal anlayış
nedeniyle yaşlandı” dedi. Oran “Bu sorun aslında özgürlük ve demokrasi
sorunuydu” ifadelerini kullandı.
Oran ardından Tayyip Erdoğan’ın
olaylar boyunca yaptığı konuşmaları, polisin attığı gaz fişekleriyle gözlerini
kaybeden insanların açıklamalarını izletti. Oran, bu insanların şanslı olduğunu
zira 7 kişinin öldürüldüğünü anlattı. Oran, birer birer ölenlerin nasıl
öldürüldüğünü açıkladı. Olaylar boyunca halkın üzerine 130 binden fazla biber
gazı kullanıldığını ve bu nedenle 2 haftada rezervlerin bittiğini söyleyen
Oran, direnişe katılanların “bugün hala gazın etkisini akciğerlerinde
hissettiğini” söyledi.
Oran, “Hala baskı bitmedi.
Erdoğan’ın amacı demokratik laik sosyal hukuk devletini faşizan ve bağnaz bir
rejime dönüştürmek” ifadelerini kullandı. “Erdoğan bu amacına ulaşamayacak”
diyen Oran, “çünkü halk var, biz varız, CHP var” dedi. “CHP bu ülkenin sigortasıdır”
diyen Oran, CHP’nin üç devrim yaptığını, ilkinin Cumhuriyet’in kuruluşu,
ikincisinin çok partili rejime geçiş, üçüncüsünün Ecevit’le sosyal demokrasi
anlayışını sahiplenme olduğunu söyledi. Oran Sosyalist Enternasyonal’in ilk
Genel Kurulunu Türkiye’de yapmak istediklerini o gün muhalefet partisi olarak
değil iktidar partisi olarak bunu yapacaklarını iddia etti.
Oran’ın açıklamasının ardından
Uluslararası Af Örgütü temsilcisi Gezi olayları sırasında polis şiddetine dair
bir sunum yaptı. Açıklamada “polis işkenceyi sokağa taşıdı”.
DİSK Genel Sekreteri Arzu
Çerkezoğlu ise yaptığı açıklamada AKP'nin neoliberal politikaların uygulayıcısı
olduğunu kendilerinin işçi sınıfı örgütü olarak bu politikalara karşı
direndiklerini söyledi. Arzu Çerkezoğlu, "artık sadece savunmada değiliz
haklarımızı istiyoruz" dedi. Çerkezoğlu "Artık onlar düşünsün"
diyerek konuşmasını tamamladı.
"HER YER TAKSİM HER YER
DİRENİŞ"
Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp
Muhcu yaptığı konuşmada neoliberal politikaların Türkiye’de kent kültürünü yok
ettiğini anlatırken, Taksim Meydanı’nın cumhuriyet, demokrasi, özgürlüğün
sembolü olduğunu söyledi. Muhcu, iktidarın Taksim projesiyle rantın yanı sıra
bu değerlerin yıkımı peşinde olduğunu söyledi. Muhcu HES’lerden 3. köprüye
kadar AKP’nin kentsel uygulamaların yıkım anlamına geldiğini anlattı. Muhcu
konuşmasını “her yer Taksim her yer direniş” ifadeleriyle tamamladı.
"12 EYLÜL SOLU EZDİ"
Ardından söz alan oyuncu Levent
Üzümcü, “1980 darbesinden birkaç gün sonra sokakta oynarken babam yanıma geldi
‘babanın adını ve nerede oturduğunu soran olursa söyleme’ dedi” ifadelerini
kullanan Üzümcü, “12 Eylül solu ezdi” dedi. Üzümcü Gezi direnişinde toplumun
her kesiminden öteki olarak görülen kesimlerin olduğunu söyledi. Bugün karşı
karşıya kaldığı baskıları anlatan Üzümcü, “geçen yaz sokakta oynayan çocuğuma
‘oğlum Ada baban kim diye sorarlarsa…’” sözleriyle konuşmasını bitirdi.
"GEZİ PARKI DİRENİŞİ DİN
DÜŞMANI BİR HAREKET DEĞİLDİR"
Toplantıda söz alan
Antikapitalist İslamcılar Grubunun Lideri İhsan Eliaçık, “Bizim durumumuz biraz
tuhaf karşılanıyor. Mevcut iktidarla aynı anlayıştan geliyoruz. Bize hep
soruyorlar ‘arkadaşlarınız ikbal peşinde koşarken siz niye direniyorsunuz”
dedi. Gezi direnişinde Cuma namazının kılındığını, Kandil’in kutlandığını anlatan
Eliaçık hiçbir ayrımcılığa maruz kalmadıklarını kendilerini namaz kılarken
solcu gençlerin koruduğunu söyledi. Eliaçık İstiklal Caddesi’nde Ramazan ayında
kurdukları yeryüzü sofrasını anlattıktan sonra “Gezi Parkı direnişi din düşmanı
bir hareket değildir, darbeci bir hareket değilidir, dış güçlerin bir
organizasyonu değildir” ifadelerini kullandıktan sonra “eğer aksi bir durum
hissetseydik bir gün bile orada kalmazdık” dedi. Eliaçık “Gezi Parkı ağaçtır,
doğa sevgisidir. Gezi Parkı demek özgürlüğe saygı demektir. Gezi Parkı renk
cümbüşüdür, çoğulculuk demektir. Gezi Parkı’nda yeme içme ücretsiz olarak
paylaşılıyordu, Gezi Parkı sosyal adalet, dayanışma mesajı veriyordu” dedi.
Eliaçık, Gezi Parkı direnişinin yeni bir dünya mesajı verdiğini söyledi.
SURİYE ULUSAL KONSEYİ’NDEN AKP’YE
TEŞEKKÜR
Toplantıda söz alan Esad rejimi
muhalifi ve AKP hükümetine yakın Suriye Ulusal Konseyi temsilcisi “Suriye
halkına karşı saldırıları biliyorsunuz. Sizler bütün dünyada barış ve özgürlüğü
savunan insanlarsınız. Ülkemizde diktatörlük rejimi var. Adına sosyalist
denilen bir rejim sosyalizmi uygulamıyor. Esad Ailesi hem yönetimi hem
ekonomiyi idare ediyor. Ülkemizde adalet uygulanmıyor. İşçiler ve çiftçiler bir
aile adına çalıştırıyor ve bu sosyalizm adına yapıyor. Bu durumu değiştirmek
lazım, Suriye halkı gerçek sosyalizmi öğrenmeli. Karar verdik, geleceğimizi
kendi elimize alıyoruz, kendi elimize alacağız. Biz tarihimizi
vatandaşlarımızın tarihiyle yazmak istemiyoruz. Sizden bu diktatörlük rejimini
değiştirmek için destek istiyoruz. Türk hükümetine, Türk Parlamentosuna, Türk
halkına teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.
PAPANDREU AÇILIŞA KATILAMADI
Konsey Başkanı Yorgo Papandreu,
Yunanistan programı nedeniyle açılışa geç katıldı. Papandreu, özgürlük vurgusu
yaptığı bir konuşma gerçekleştirdi.
Toplantılar Sosyalist
Enternasyonal Konsey toplantısında 11 Kasım’da öğleden önce “Polis şiddeti
Mağdurları ve Sivil Toplum Örgütleri” temsilcilerinin katılımıyla “Gezi Parkı
Eylemleri” konulu bir sunumla devam etti.
Bu yıl İstanbul’da CHP’nin ev
sahipliğinde yapılacak Sosyalist Enternasyonal Konsey toplantısında, ‘Özellikle
Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da Demokrasi Mücadelesinde Yaşanan Kriz ile Barış ve
Güvenliği Tehdit Eden Çatışmalar’ ile ‘Büyüme, İstihdam ve Eşitlik Öncelikli
Küresel Bir Ekonomi ve Yeni Bir Kalkınma Ajandası için Merkez Sol Söylemin
Yenilenmesi’ konularında oturumlar yapılıyor. Toplantıda yarın SE Genel
Sekreteri Ayala raporunu sunacak, arkasından, SE İdari ve Mali İşler Komitesi
Raporu, Etik Komitesi Raporu ile Bölgesel ve Tematik Komiteler Raporu
değerlendirilecek. Hilton İstanbul’da çalışmalarını tamamlayacak olan Sosyalist
Enternasyonal Konseyi toplantısının son gününde, bildirge ve kararların
kabulünden sonra, bir sonraki Konsey toplantısının yeri ve zamanı da
belirlenecek.
0 comments
Write Down Your Responses